Başarıya giden yolda her şey mubahtır (!) sözünün kanıtı : Gece Vurgunu



Jake Gyllenhaal’ın başrolünde oynadığı 2014 yapımı dram gerilim ve suç türlerinin özelliklerini taşıyan film. Kendimce başarılı bulduğum ve tüm filmlerini kaçırmadan takip ettiğim aktör bu filmde de harikalar yaratmış. Louis Bloom karakterine can veren Jake Gyllenhaal oyunculuğu  ile adeta tüyler ürpertiyor. Filmin başında hırsızlık yaparak para kazanmaya çalışan Louis ilerleyen sahnelerde bir trafik kazasına şahit olur. Olay yerine gelen gazetecileri gördüğünde karakterimizin zihninde bir fikir belirir: ”İşte benim işim!”. 


Louis elinde kamerası ve polis telsizi ile Batman misali gecelerin adamı olur. Telsizde duyduğu ve önemli olduğunu düşündüğü her durumun olay yerine acilen intikal eder ve çekim yapar. Yalnız onu diğer gazetecilerden ayıran bazı yönleri vardır. Bol kanlı vahşet dolu görüntüler. Reytingleri düşük olan bir kanalın haber müdürünü adeta kafalar ve haberlerini düzenli olarak yayınlatarak para kazanmaya başlar. Louis işini yaparken iş etiği denen kuralların canına okumaktan çekinmiyor. Daha çok para daha iyi bir kariyer için her türlü değeri vicdanı bir kenara bırakabiliyor. Tam bu anlarda biraz basın eleştirisi olmaya başlıyor film. Bazen o kadar uçuk şeyler yaptığına tanık oluyorsunuz ki “Yok artık o kadar da değildir!” diye kendi içinizde çelişkiye düşüyorsunuz. Sonra öyle şeyler söylüyor ki sözleri kulağınıza hiç de yabancı gelmiyor. Başarıya giden yolda her şey mubahtır sözünün kanıtı olma yönünde adım adım ilerleyen bir film var önünüzde. Çekirge bir sıçrar iki şıçrar üçüncü de başını belaya sokar diyorsunuz ama her türlü paçayı kurtarıyor. Özellikle son yarım saatinde nefesiniz kesilecek şok olacaksınız.


Gelelim filmin teknik kısmına. Neredeyse her sahnesi karanlıkta çekilmiş olan filmimiz bu özelliği ile türünü iyi yansıtıyor. Yönetmen koltuğunda oturan Dan Gilroy’un ilk filmi olma özelliğini taşıyor. Filmi izleyince “Bu nasıl ilk film arkadaş?” diyebilirsiniz nitekim bende dedim. İlk filmlerde genel olarak bir şeyler eksiktir. Görüntü güzelse senaryoda sıkıntılar vardır, senaryo bomba ise görüntüler kötüdür gibi. O nedenle ilk filmlere genelde biraz tereddütle yaklaşanlardanım. Ama bu filmde her şey tastamam. Hele ki çoğunluğu gece çekimi olan bir film için çekimler çok özenli ve kaliteli. Gece çekimleri çoğu filmde net olmaz bir şeyler arar durursunuz ekranda. Gece Vurgunu’nda ise görüntüler muazzam net. 
Baştan sona hırs kokan gerilim dolu bir film. Sizi düşündürürken aynı zamanda dehşete düşüren nadir güzel filmlerden. Gözlerinizi ekrandan ayıramayacaksınız.


   

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

24 Farklı Kişilik Bir Bedende: SPLİT

Ghost in the Shell: Kabuktaki Hayalet

Dost mu ? Arkadaş mı?