Bir Mücadele Öyküsü : Hidden Figures(Gizli Sayılar)



Gerçek bir hikayenin aynı adlı romanından uyarlanmış bir film Gizli Sayılar. 60'lı yıllarda Rusya'nın uzaya uydu göndermesi ile gerilen bir ABD ve NASA hikayesinin arkasındaki 3 siyahi kadının hikayesi. NASA bir yandan Rusya'nın gönderdiği uydu ile neler yapabileceğini anlamaya çalışırken bir yandan da Rusya'dan önce uzaya insan gönderme yarışına girer.Film boyunca hem o dönemde yaşanan ağır ırkçı problemleri hemde kadınlara yönelik yargıları bir arada görüyoruz. Kadınların mühendislik matematik gibi mesleklerde yeterli görülmüyor hatta hayalleri kendi eşleri tarafından bile küçümseniyor.


Film boyunca erkek egemen bir kurumda çalışmanın zorluğu yetmezmiş gibi bir de ırkçı düşüncelerle uğraşan 3 kadın karakterimiz var.En çok matematikçi Katherine'nin çalıştığı departmanı ve yaşadıklarını görüyoruz. Bilgisayarın olmadığı bu dönemde inanılmaz düzeyde hesaplamalar yapan matematik dahimiz Katherine NASA'nın başında bulunan All Harrison(Kevin Costner)'ın "bilgisayarı" olarak gittiği bölümde dikkat çekmeye başlar.Birimde siyahi olması nedeniyle dışlanıp kahve makinası bile ayrılan Katherine bu da yetmezmiş gibi çalıştığı binada siyahilere ait tuvalet bulunmadığından her seferinde 15-20 dakikasını eski binasına tuvalete gidip gelmek için harcar. Ona her ihtiyacı olduğunda yerinde olmadığını gören All bir gün sırılsıklam birime gelen Katherine'ye kızması ile olaylar başlar.Katherine iğneleyici bir tonla içini döker ve All durumu fark eder. Eline bir balta alarak tuvaletteki yalnızca beyazlar yazısını kırarak "hepimiz aynı renk işiyoruz" diyerek herkesi susturur.Bu sahne olduğu gibi fragmanda olduğu için yazmakta bir mahsur görmedim.


Mary ise matematik ve fizik lisansı tamamlamış tek hayali mühendis kadrosuna girmek olan ancak kadınların hele hele siyahilerin alınmadığı eğitim programını almak için hakkını yasal yollarla arayan sivri dilli bir karakter.


Dorothy ise yaşça hepsinden büyük mekanik konusunda çok yetenekli bir karakter. IBM sisteminin kurulması ile kendisinin ve yanında çalışan siyahi kadınların işsiz kalacağını anlar çünkü bilgisayarlar gelecektir.Kitaplar okuyarak sistemini çözmesi ile kimsenin çalıştıramadığı yeni bilgisayarları çalıştırır ve anında ilgi odağı olur.


Oyunculuklara denilecek hiçbir şey yok. Herkes o kadar emek vermiş ki film akıp gidiyor. Irkçılık gibi bir film olunca genellikle hüzün yüklü senaryolar akla gelir.Ancak bu film her şeyi esprili bir dille anlatıyor.Tabi ki de ciddi olduğu yerler var ancak film sizi boğmuyor yüzünüzde tebessüm oluşturuyor.Kıyafetler dekorlar tam döneme uygun yapılmış gözünüze batan aykırı şeyler yok.Müzikler çok güzel ki yapımcılığını Pharrell Williams'ın yaptığını düşündüğümüzde neden öyle olduğu anlaşılıyor.


Zekanın ne kadın olmakla ne de siyahi olmakla hiçbir ilgisi olmadığını yüzünüze çarpan bu film izlemeniz gerekenler arasında yerini almalı. Sadece bununla da değil mücadele edip dimdik durduğunuzda elbet bir gün emeğinizin karşılığını alabileceğinizi içinizde hissettiren sıcacık bir film.Şimdiden iyi seyirler.


Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

24 Farklı Kişilik Bir Bedende: SPLİT

Resim
Hint yönetmen M.Night Shyamalan’ın son filmi Split ya da bizdeki vizyon ismi ile parçalanmış başarılı bir film. Shyamalan’ çoğunuz 6.His ya da Avatar:Son Hava Bükücü filmi ile tanırsınız. Gerilim üzerine çalışmayı pek seven yönetmenimiz Parçalanmış filminin aynı zamanda senaristi. Oyuncuları seçerken senaryonun çok küçük bir kısmını göstererek onlara da çekim öncesi gizem yaratmış. Seçilen oyuncular ve mekanlar hikayenin gidişatına uygun belirlenmiş. .Bilmeyenler için söyleyelim aslında bu gerçek bir hikaye. Yani sadece Kevin kısmı gerçek. Tek bedende 24 kişilik barındıran Billy Milligan dünyada çoklu kişilik bozukluğu hastalığı ile bilinen en bilinen isim. Shyamalan bu özelliği almış bundan nasıl bir gerilim olur demiş ortaya da Split çıkmış. Çok da iyi olmuş. 23 farklı kişiliğe sahip olan Kevin karakterimizi X-Men evreninde Xavier olarak gönüllere taht kurmuş James McAvoy canlandırmakta. Tabi film bize 23 kişilik olarak verilse de sadece 9 kişiliği görüyoruz. Filmin başı...
Devamı

Ghost in the Shell: Kabuktaki Hayalet

Resim
İzleyici kitlesini neredeyse ikiye bölmüş bir film ile karşı karşıyayız. Bunun sebebi ise çekilen filmin başarılı bir anime serisi olması. Anime dünyası ile haşır neşir olan fanatikler doğal olarak filme çok büyük bir beklenti ile gitti ve çoğunluğu hüsrana uğradı. Anime'den bir haber olanlar ise bilim kurgu-aksiyon tadında bir film gördüler perdede ve genellikle beğendiler.Fragmanı piyasaya çıktığında ortalığı salladığı için az çok 1995 yapımı animasyon tarzı filmin fragmanını hikayesini inceleyip gittim filme. Bu zamana kadar hiç filmi yapılmamış olsaydı belki herkes bayılacaktı bu filme ancak çok fazla türde çekilip tüketildiği için izleyenler daha da üst noktasını beklemiş olacaklar ki baya yerden yere vurdular.Çekilen bir filmde tabi ki de orijinale bağlılık beklerim ancak bu tamamen aynı olmasını gerektirmez.O nedenle bu kadar ağır eleştiri yapılmasını haksız buluyorum. Ki filmde 95 yılının filmine baya bir saygı duruşları var. Filmin konusuna gelecek olursak gelece...
Devamı

Dost mu ? Arkadaş mı?

Resim
Gün içerisinde çok kolay ağzımızdan dökülen kelimeler var;dostum,arkadaşım,kankam,kankim, canım, cicim vs vs. En çok hakkı yenen kelimenin dostluk olduğu kanısındayım. Hayatınızda bir çok insanın dokunuşları ile yaşarsınız. Eğer bir insan sizi hep mutlu ediyorsa ona karşı bir koala moduna geçme yarışında olan çok kişi var etrafımda.Hep onunla vakit geçirir, en yakınının o olduğunu iddia eder, her şeyini ona anlatır gibi.Ancak öyle bir an gelir ki bir adet tatsız vaka yaşanır.O çok sevilen göklere çıkarılan kişi anında yerin 7 kat dibine sokulur.Çünkü pembe baloncuklar patlamaya başlamıştır. İnsan ilişkilerindeki en kilit noktadır , hani şu rezil ve vezir durumu.Sen zaten hep vezir olamayı arzuluyor isen rezil olmaya mahkumsundur. Çünkü her anın bir şahı da bulunmakta.Yani elbet bir gün gözden çıkarılırsın. Ama rezil olmaktan yana bir sıkıntın yok ise (tabi ki de haklı olduğu müddetçe) kazanan tarafa doğru gidiyorsun demektir. Dostluk kavramı tam burada devreye giriyor işte. Dost ...
Devamı